Bugün hayatımızın her alanında farkında olmadan yararlandığımız teknolojiler, yakın zamana kadar sadece birer hayaldi. Teknolojinin bu hızlı yükselişi, dünyayı geri dönüşü olmayan bir biçimde an be an değiştiriyor. Temposu yüksek ve sürekli gelişen bu yeni dünya düzenindeyse hiçbir sektörün konfor alanında kalma lüksü yok. Gayrimenkul teknolojileri söz konusu olduğundaysa durum bundan farklı değil.
PropTech (property technology) sektörü için bu değişim pandemiyle birlikte çok hızlı ve köklü bir şekilde gerçekleşti. Yeni teknolojik gelişmeleri ilk benimseyip uygulayan PropTech girişimleri artık gayrimenkul sektörüne liderlik ediyor. Peki önümüzdeki dönemde her PropTech girişiminin iş yapış şekillerine entegre etmesi gereken gayrimenkul teknolojileri neler?
Sanal ve Artırılmış Gerçeklik
Gerçekliğin sınırlarını zorlamak insanlık için her zaman cazip gelmiştir. Goldman Sachs‘a göre 2025’e gelindiğinde sanal ve artırılmış gerçeklik pazarı 80 milyar doları bulacak ve gayrimenkul sektörü bunun 2,6 milyarlık kısmında pay sahibi olacak.
Son yılların hızla yükselişe geçen teknolojilerinden VR (sanal gerçeklik) ve AR (artırılmış gerçeklik), gayrimenkulde de hızla benimsenmeye başladı. Özellikle pandeminin insanlar arası etkileşime kattığı mesafe zorunluluğu sebebiyle de sanal ve artırılmış gerçekliğe eğilim artış göstermişti.
Gayrimenkul teknolojileri içerisinde sanal ve artırılmış gerçeklik kullanım alanları da çeşitlilik gösteriyor. Örneğin sanal ev turları sayesinde emlak sahipleri potansiyel alıcı ve kiracılara hızlı, etkili ve güvenli bir şekilde gerçekçi bir deneyim yaşatabiliyor. Ayrıca iç ve dış mimari tasarım ve renovasyon çözümleri alanında da artırılmış gerçeklik büyük fayda sağlayabiliyor.
Nesnelerin İnterneti
Nesnelerin interneti (Internet of Things/IoT) verinin toplanış ve akışında en önemli aracıların başında geliyor. Gayrimenkul teknolojileri söz konusu olduğunda daha çok akıllı ev/bina sistemlerinde karşımıza çıkan nesnelerin interneti güvenlik, zaman tasarrufu ve kolaylık sağlayacak şekilde uygulanma alanı buluyor. Aynı zamanda nesnelerin interneti içinde ele alabileceğimiz bulut sistemi de gayrimenkul alım-satım ve kiralama süreçlerinde takvimden veri ulaşımına kadar pek çok alanda rahatlık sunabiliyor.
PropTech özelinde nesnelerin interneti yakın gelecekte birbirine bağlı cihazlardan birbirine bağlı evlere ve hatta binalara ulaşan bir boyut kazanarak dijitalleşmiş topluluk ve komşuluk sistemi getirecek.
Drone
Son dönemin en popüler teknolojileri arasında yer alan drone’ların inovatif kullanım alanları düşünüldüğünde PropTech akla ilk sırada gelmeyebilir. Fakat bu yeniliğin gayrimenkul teknolojisi olarak da benimsenebileceği birçok nokta var.
Örneğin emlak satış sürecinde en önemli kaynaklardan biri olan fotoğraf ve videolar için drone kullanımı oldukça yaygın. Ayrıca hem evdeki/binadaki hem de çevredeki potansiyel riskleri erkenden görebilmek için de drone’lar kullanışlı olabiliyor.
Yapay Zeka ve Makine Öğrenmesi
Alan Turing’in “Makineler düşünebilir mi?” sorusuna cevap araması üzerinden bugünlere uzanan süreçte teknoloji inanılmaz bir hızla değişti ve gelişti.
Gayrimenkul teknolojileri alanında en sık karşılatığımız yapay zeka ve makine öğrenmesi uygulamaları da satış sitelerinde kullanıcıyla etkili bir iletişim kurabilen chatbot’lar, fiyatlandırma trendlerini öngörebilen programlar, enerji tasarrufu çözümleri, güvenlik ve kontrol sistemleriyle tüm alım-satım sürecini dijitale taşıyan yenilikler.
Yakın gelecekteyse yapay zekanın tüketici verisini en iyi şekilde toplayıp işleyerek kişiselleştirilmiş ve nokta atışı çözümler sunabilen bir satın alma/kiralama deneyimi sunabileceği tahmin ediliyor.
Son yıllarda gayrimenkulde yapay zeka çözümleri sunan çeşitli uygulamalar piyasaya sürüldü. IBM’in hayata geçirdiği ve çalışma alanı çözümlerinde faaliyet gösteren Tririga, 40 yıllık veriyi analiz ederek sadece %2.5lik hata payıyla öngörüler sunan HouseCanary ve civardaki cazibe merkezleri üzerinden emlak değerini ölçen GeoPhy bu uygulamardan birkaçı.
Big Data
Britanyalı matematisyen ve veri bilimcisi Clive Humby’nin dediği gibi veri, yeni petroldür. Artık elinizdeki verinin içinden faydalı olanı ne kadar hızlı bulabiliyorsanız, iyi veriye ne kadar çabuk erişebiliyorsanız ve bu veriyi de ne kadar efektif bir şekilde işletebiliyorsanız o kadar güçlüsünüz. Ayrıca geleneksel yöntemlerin dışına çıkarak daha yaratıcı yollarla elde edilen alternatif veri de sektörel rekabet içinde öne geçmenizi sağlıyor.
Big data oyun alanına geç gelmiş olan gayrimenkul sektörü için de tüketicinin her adımda, aldığı her kararda sağladığı veri çok değerli. Peki gayrimenkul teknolojileri söz konusu olunca biz big data’dan nasıl faydalanabiliriz?
Büyük verinin PropTech sektöründeki en büyük kullanım alanı olarak emlak değerlendirme ve fiyatlandırma ön plana çıkıyor. Gayrimenkul endüstrisindeki devrimin başrolünde yer alan big data, mülkün potansiyel getirisini ve risklerini tahmin etmede pay sahibi.
Bugün PropTech özelinde big data’nın en çok yarar sağladığı diğer alanlar arasında tüketici davranışları öngörüsüyle müşteri memnuniyeti, trend takibiyle pazarlama stratejileri ve risk yönetimi geliyor. Türkiye’de gayrimenkul alanında big data’dan henüz çok fazla konuşulmasa da gelecekte bu teknolojinin sektördeki yerinin bir hayli büyüyeceği tahmin ediliyor.
KPMG’nin 2020 tarihli Global PropTech Survey isimli araştırmasına göre şirketlerin sadece %25’i kapsamlı bir veri stratejisi benimsiyor. Yeni teknolojilere adapte olma konusunda şirketlerin karşılaştığı en büyük sorunların başındaysa teknolojik çözümleri kurum bünyesinde uygulamaya alabilecek yetenekleri bulamıyor olmaları.
Missafir’de Faydalanılan Gayrimenkul Teknolojileri
Günümüzde mülk yönetimi, bu teknolojilerden en çok yararlanan alanlardan biri. Biz de Missafir olarak fiyatlama ve pazarlama optimizasyonu yaparken büyük veri ve yapay zeka algoritmalarından yoğun bir şekilde yararlanıyoruz.
Şu anda gerek yurt içi gerek yurt dışı pazarından aktif data girişini büyük bir titizlikle yapıyoruz. Farklı kaynaklardan elde edilen bu verileri, makine öğrenmesi modellemeleri ve yapay zeka çözümleri için kullanıyoruz.
Market ve rakip analizi konusunda tracker sistemleriyle platformlar üzerindeki fiyatlar ve mülk detaylarını takip altına alıyoruz. Fiyatlama tarafındaysa Türkiye’de PropTech alanında ilk olan dinamik fiyatlandırma modeliyle ev sahiplerinin gelirlerinde büyük bir artış sağlıyoruz.
Veri tabanında halihazırda bulunan data ile en güncel veri bilimi çözümleri uyguluyor, gün be gün artan veri miktarı ve gelişen sektör tecrübesiyle ev değerlemesi tahmin modellemeleri çalışmaları konusunda da yakın zamanda güzel haberler getirmeyi amaçlıyoruz.
Kısa ve orta vadeli kiralamada teknoloji destekli uçtan uca operasyonel süreç yönetimi hizmeti sunan Missafir için de bu tarz yenilikler heyecan verici. Teknolojiden güç alan yeni nesil konaklama anlayışının mimarlarından olan Missafir’i daha yakından tanımak için bu yazımızı inceleyebilirsiniz.
…
Missafir olarak kısa ve orta vadeli kiralamalarda ev sahiplerimize uçtan uca yönetim desteği sunuyoruz. Ev sahiplerimiz hiçbir problemle uğraşmadan kolay, güvenilir ve stressiz bir kiralama deneyimi yaşayabiliyor; evlerinden daha fazla kira geliri elde edebiliyor. Bu süreçte misafirlerimiz de zengin ürün yelpazemiz içerisinden beklentilerine ve zevklerine uygun olan evlerimizde 5 yıldızlı otel kalitesi ve ev konforunda konaklama fırsatını yakalıyor. Hakkımızda daha fazla bilgi edinmek için internet sitemizi inceleyebilirsiniz.